İsrail- Filistin Sorununda Mısır’ın Rolü

İsrail ve Hamas arasındaki savaş büyürken, gözler sadece İsrail ve Filistinliler arasındaki başlıca arabuluculardan biri olmayıp, Gazze’yle sınırı da olan Mısır’a çevrildi.

Mısır hükümetinin şu anda en önemli endişesi Gazze ve Mısır arasındaki tek geçiş noktası olan Refah Sınır Kapısı. Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ve devlet medyası bugüne kadar Filistinlilerin Gazze’den Sina Yarımadası’na topluca geçme ihtimalini defalarca yalanladı.

Gittikçe ağırlaşan koşullar altındaki Gazze’ye insani yardımların teslim edilmesinin sorumluluğu Kahire’ye düştü.

İsrail’in Gazze’yi tam kuşatma altına aldıktan sonra, Refah kapısından geçmeye çalışan herhangi bir yardım konvoyunu bombalayacağını söyleyerek Mısır’ı tehdit ettiği bildirildi.

Mısır-Gazze sınırında neler oluyor?

Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e saldırmasından bu yana Refah Sınır Kapısı’yla ilgili çelişkili haberler yayıldı.

Sina’da yakın kaynakları olduğu bilinen Mısırlı Mada Masr adlı haber sitesi, sınır kapısının İsrail’in 9 ve 10 Ekim’deki saldırıları nedeniyle kapatıldığını bildirdi. Habere göre saldırılarda Mısır ve Filistin tarafında yaralananlar olmuştu.

İsrail’in Gazze nüfusunun yarısından fazlasının sığındığı Refah’ta planladığı kara harekâtına ilişkin endişeler artarken, yeni uydu görüntüleri Mısır’ın Gazze’nin güney sınırı boyunca kilometrelerce genişlikte bir tampon bölge inşa ettiğini ortaya çıkardı.

Mısır, İsrail’in Refah’a kara operasyonu planladığı dönemde Gazze Şeridi sınırı yakınlarında kilometrelerce uzunlukta duvar ve tampon bölge inşa ediyor. 

Maxar Technologies tarafından çekilen uydu görüntüleri, Gazze sınırının yaklaşık 3,5 kilometre batısında Şeyh Zuweid-Rafah Yolu boyunca uzanan duvarın inşaatının devam ettiğini ortaya çıkardı. Videoda yol boyunca vinçler, kamyonlar ve beton bariyerlerin kurulduğu görülüyor.

Tampon bölgenin ilk kazısının 6 Şubat’ta başladığı belirtiliyor. 

İnşaatı kamuoyu önünde kabul etmeyen Mısır’da Dışişleri Bakanlığı 11 Şubat’ta İsrail’i olası Refah saldırısı ve “Filistin halkını yerinden etmesi” konusunda uyaran bir açıklama yayınladı.

Wall Street Journal, ismini açıklamayan Mısırlı yetkililere dayanarak, bölgede 100 binden fazla insanı barındırabilecek “20 kilometrekare duvarla çevrili bir alan” inşa edildiğini yazdı.

Londra merkezli Sina İnsan Hakları Vakfı tarafından 12 Şubat’ta bir vincin yol boyunca beton duvarları kaldırdığını gösteren bir video yayınlamıştı. Ayrıca inşaat ekiplerinin zemini düzleştirdiği görülüyordu.

Sivil toplum örgütü, iki yerel müteahhidin kendilerine duvarın Mısır silahlı kuvvetleri tarafından yaptırıldığını söylediğini belirtti.


Gazze’ye insani yardım ulaşabiliyor mu?

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, 15 Ekim’de Amerikan CNN televizyonuna verdiği demeçte, ülksinin Gazze’ye Refah Sınır Kapısı üzerinden yardım göndermek için izin beklediğini açıkladı.

Türkiye ve Ürdün gibi birkaç ülke, Kahire’nin yardım çağrısı üzerine Sina’nın kuzeyindeki El Ariş Havalimanı’ndan dağıtılmak üzere Gazze’ye yardım gönderdi.

Mısır basını, yardımın dağıtıma hazır olduğunu bildirirken, hükümet yanlısı bir gazete 1000 ton yardımın Refah Sınır Kapısı’nda beklediğini aktardı.

Mısır ve Arap medyası da, Kahire’nin sınır kapısından Gazze’ye yardıma izin verilmeden, aralarında Amerikan vatandaşlarının da bulunduğu yabancı pasaport sahiplerinin Refah üzerinden tahliye edilmesini reddettiğini söyledi.

İsrail’in ise Gazze’ye gitmeye çalışan herhangi bir yardım konvoyunu bombalayacağını söyleyerek Mısır’ı uyardığı bildirildi.


Mısır neden arabuluculuktan başka bir rol oynayamaz?

Mısır çatışmada bir oyuncudan ziyade, arabulucu olarak konumlanmakta ısrar ediyor.

Resmi söylemleri Filistinlilere yönelik destek mesajları içerse de, İsrail’e karşı açıklamaların tonunu yükseltmek konusunda temkinli görünüyorlar.

Mısır, Gazzelilerin kuzeyden güneye geçmesi çağrısı konusunda ilgili İsrail’i uyardı ve kuşatılmış topraklara yönelik saldırıları “şiddetli” diye niteledi.

Ancak İskenderiye’de iki İsrailli turistin öldürülmesi ya da Refah geçidinde İsrail saldırıları nedeniyle Mısırlıların yaralandığı haberleri gibi doğrudan Kahire’yi ilgilendiren konularda yorum yapmaktan kaçındı.

ABD’nin bölgedeki barış planlarını tehdit etmek istemeyen Mısır İsrail’e karşı daha sert söylemler kullanamıyor. Plan, Arap ülkeleri ve İsrail arasında ilişkilerin normalleşmesini öngörüyor.

Mısır diğer yandan Filistinlilere karşı duyarsız görünmekten de çekiniyor çünkü bu da ülkede halkın tepkisiyle karşılanabilir.

İsrail ve Mısır 1979’da bir barış anlaşması imzalamış ve son yıllarda güvenlik alanında iş birliklerini genişletmişti. Ancak İsrail ile her türlü normalleşmeye karşı,kültür, sanat, sinema ve sanat alanları dahil yaygın bir direnç de var.

Related Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir